Hafıza kaybı yaşlanmanın doğal bir belirtisidir. Ancak saçlarımız beyazlamadan ve protez takmaya başlamadan önce bir şekilde başlıyor. Belki biz 20 yaşlarında gibi gençken. Bazı araştırmacılar çoklu iş düzeni ve sürekli bilgi akışının Tweet atma ve Google da arama yapma gibi, belleğimize zarar vererek unutkanlığa sebep olacağını belirtiyorlar. Uyuklama zamanı ve dışarıda çalışma gibi yaşam tarzının diğer parçaları da önemli bir rol oynamaktadır. Neyse ki, “Ben senin yaşındayken” ile başlayan hikayeleri tekrar tekrar anlatmaya başlamadan önce belleğimizi canlı tutmaya yardımcı olabilecek bilmemiz gereken pek çok hafıza tekniği var.
Yoga ve Meditasyon
Kronik stres, beyinde sorun yaratan bir numaralı zanlı. Kortizol adı verilen stres hormonunun üst sınırlarda seyretmesi, zaman içinde beynin bellek merkezi hipokamp’ın büzülmesine yol açabiliyor. Böylelikle kısa dönemli hafıza sistemi bozularak beyin hücrelerinin yaşlanma sürecinin hızlanıyor.Uzmanlar bu sorunun çözüm anahtarının gevşemeyi (rahatlamayı) öğrenmek olduğunu ifade ediyor.
İpucu: Sabahları stres seviyesi dorukta olduğundan uzmanlar, güne 10- 20 dakika kadar uygulanabilecek yoga, meditasyon ve derin nefes alıp verme teknikleriyle başlamayı öneriyorlar.
En az 8 Saat Uyuyun
Bir araştırmanın sonuçlarına göre uyku, uçup gidebilecek anıları garanti altına alıyor. Yakın geçmişte bu hususla ilgili olarak Amerika’da yayınlanan ‘Nature Neuroscience’ isimli bilimsel gazetede Harvard Tıp Okulu’ndan Psikiyatrist Prof. Dr. Robert Stickgold bazı bildirilerde bulundu. Buna göre, yeni bir şey öğrendikten sonra gece boyunca ayakta uyanık kalanlar dinlenme ve uyku süreçlerim tamamlayanlara zıt olarak, öğrendiklerini kalıcı bilgiye dönüştüremiyorlar.
İpucu: Geceleri 8 saat uyumaya özen gösterin. Uygun zaman ve mekanlarda şekerleme yapın.
Aerobik Egzersizleri
Zihin sağlığı için aerobik egzersizleri adeta ‘gençlik çeşmesi’… Uzmanlara göre bu tür sporlar stresi azaltıyor; beyne daha çok oksijen gitmesini sağlıyor ve sinir dokusundaki hücrelerin üretimini artırıyor. İllionis Üniversitesi’nin bilim ve teknoloji çalışmaları yapan birimi Beckman Enstitüsü’nün araştırmacıları, haftada 3 kez 45’er dakikadan aerobik yapanlar üzerinde 6 ay boyunca çalıştılar. Ve sonuçta bu kişilerin zihinsel performanslarında yüzde 25 artış olduğunu kaydettiler.
İpucu: Beyin hücrelerini aktif ve tetikte tutmak adına, haftada en az 5 kez 20’şer dakikalık aerobik türü egzersizler yapmalısınız.
Klasik Müzik Dinleyin
Uzmanlar, Mozart gibi klasik müzik bestecilerinin eserlerini günde en az bir kere sakin bir ortamda dinlemek gerektiğim söylüyorlar. Bu yöntemle özellikle ‘zihinde imaj canlandırma’ konusunda başarılı olabiliyorsunuz. Bunun yanı sıra, matematik problemlerim çözmekte, satrançta, müzik enstrümanlarım çalmak da kreatif bir proje kurmada ustalaşıyorsunuz. Kaliforniya Üniversitesi uzmanları bunu ‘Mozart Etkisi’ olarak netilendiriyor. Ayrıca klasik müziğin zihni açtığı ve gevşemeye yardımcı olduğu görüşünde birleşiyorlar.
İpucu: Zekanızı yoğun olarak kullanmak durumunda olduğunuz zamanlarda klasik müzik dinleyin. Bunun için fanatik bir klasik müzik dinleyicisi olmanız gerekmiyor, aynı formda başka türde eserleri de seçebilirsiniz.
Hafızaya Ginkgo Biloba (Mabet Ağacı) Desteği
Bu bitki, yeryüzündeki geçmişi 150 – 200 milyon yıl olan Gingkgo Biloba ağacından elde ediliyor. Sayısız yararı nedeniyle Çinliler tarafından kutsal bitki olarak kabul ediliyor. Uzmanlara göre eşsiz bir antioksidan. Başta beyin fonksiyonları olmak üzere vücudun genel sağlığı için önemli bir destek Beyin kuvvetlendirici olarak da tanımlanıyor. Çünkü belleği güçlendiriyor. Ayrıca, yine beyindeki oksijen seviyelerini artırıyor. Ayrıca yaşlanma etkilerini ve ruhsal yorgunluğu azaltıyor ve nörolojik bozukluklara iyi geliyor. Ginkgo Biloba’yı kuru yapraklar halinde satın alabiliyorsunuz. Ayrıca, bugün birçok vitamin ilacında da kullanılıyor.
Beyni Yapılandıran Oyunlar
Stratejiye dayalı tüm oyunların problem çözmede ve kritik düşünme yeteneğini geliştirmede yararlı olabileceğini belirtiyor. Kelimelerden veya resimlerden oluşan yap – bozlar veya bilmeceler büyüseniz de ev ödeviniz olabilir.
Net’teki oyunları keşfedin
Pittsburgh Üniversitesi’nden Psikolog Prof. Dr. Jonathan Schooler, “Sadece tek perspektiften düşünmeye başladığımız zaman rutinleşmişiz demektir” diyor. Öğrenme Araştırma ve Geliştirme üzerine de çeşitli çalışmalarda bulunan Schooler, bunun yaklaşımlarımızı da olumsuzlaştırabileceğini vurguluyor. Peki çözüm nedir?
Bir web sitesi yazarı olan Prof. Dr. Paul Grobstein, yukarda sözü edilen türden oyunların beynimizi daha esnek kılarak, daha zinde kalmamızı sağladığım söylüyor. Bu konseptteki oyunları net’te de interaktif ortamda oynayabilirsiniz.
Sihirli Hafıza Hileleri
Beyinlerimiz ne yazık ki karbon kağıdı değil ki gelen bilgiler kalıcı olsun! Burada bize biraz iş düşüyor. Hafızayı kuvvetlendirme teknikleri olan ‘Mnemonik Oyunları’ veya hafıza tekniklerinden yararlanabilirsiniz.
Kategorize ederek düşünün
Bilim adamlarının ortaya koyduğu bir gerçek var: Birçok kişi yedi (artı veya eksi 2’de olabilir kimi zaman) ile sınırlı bir hafıza yetisine sahip. Bunun için en güzel örnek, kuşkusuz 7 basamaklı telefon numaralarının kolaylıkla anımsanabilmesi. Uzmanlar, 7, baz alınarak yapılan çalışmalar sonucunda hafıza mekanizmasının daha da geliştirilebileceği görüşünde.
İpucu: Alışverişe çıkarken bir akıl listesi oluşturup bunu kategorize ederek işe başlayabilirsiniz. Örneğin; sütlü besinler, et türleri ve meyveler olarak sınıflandırma yapabilirsiniz. Böylelikle sosları veya makarnayı otomatik olarak daha kolay hatırlayacaksınız. Çünkü beyninizde bunlar için odacık kalmış olacak.
İsim Etiketleri Oluşturun!
Herhangi bir yüze bir ‘ad’ takabilir misiniz? Yapılan bilimsel araştırmaların sonuçları, görsel imajların, isimler gibi özel adları anımsatmada eşsiz araçlar olduğunu defalarca ortaya koydu.
İpucu: Bu kez yeni tanıştığınız kişinin ismini duyduğunuzda, beyninizde istediğiniz bir cümle kurun ve bu isim, özne olsun. Cümleyi bir kaç kez içinizden tekrar edin. Örneğin; “Can, buzdolabının yanında duruyor“. Bu cümleyi bir kaç kez tekrar ettiğiniz taktirde, zamanla ‘Buzdolabı Can’a dönüşecektir. Can’ı lakabıyla anımsamanız artık kesinlikle daha kolay olacaktır.
Düzenli olarak sosyalleşin
Sosyal iletişim depresyonu ve stresi uzakta tutar. Bunlar hafıza kaybına yardımcı olan faktörlerdir. Sevdiklerinizle bir araya gelme fırsatlarını kaçırmayın, özellikle de yalnız yaşıyorsanız.
Organize olun
Eğer eviniz karmaşa içindeyse ve notlarınız dağınıksa unutmaya daha meyilli olursunuz. Yapılacakları, randevuları özel bir yere not alın. Bu listeleri güncel tutun ve yaptıklarınızı işaretleyin. Cüzdanınız, anahtarınız için özel yerler belirleyin.
Odaklanın
Dikkat dağıtıcı şeyleri sınırlandırın ve birçok şeyi bir arada yapmayın. Eğer hatırlamanız gereken bilgiye odaklanırsanız, sonradan hatırlamaya çalışırken işiniz kolaylaşacaktır. Hatırlamaya çalıştığınız şeyi sevdiğiniz bir şarkı veya renkle ilişkilendirmek de işe yarayabilir.
Sağlıklı beslenin
Kalbiniz için sağlıklı gıdalar, genellikle beyniniz için de sağlıklıdır. Meyve, sebze ve tam tahıllı gıdalar tüketin. Az yağlı protein kaynakları tüketin, bunlar arasında balık, yağsız et ve derisiz tavuk yer alır. Yeterince su içmemek ve çok alkol tüketimi da kafa karışıklığına ve hafıza kaybına sebep olabilir.
Günlük hayatınıza fiziksel aktiviteyi katın
Fiziksel aktivite tüm vücudunuza ve beyninize kan akışını artırır. Bu da hafızanın keskin kalmasını sağlar. Çoğu sağlıklı yetişkin için haftada en az 150 dakika orta yoğunlukta aerobik egzersiz (tempolu yürüme gibi) veya 75 dakika yoğun aerobik egzersiz (koşma gibi) önerilir. Eğer spor yapmaya vaktiniz yoksa gün içine 10 dakikalık yürüyüşler sıkıştırmaya çalışın.
Kronik sorunlarınızı yönetin
Doktorunuzun şeker hastalığı, yüksek tansiyon ve depresyon gibi kronik hastalıklar için yaptığı tavsiyelere uyun. Kendinize ne kadar iyi bakarsanız hafızanız da o kadar iyi olacaktır. Düzenli olarak ilaçlarınızı doktorunuzla beraber değerlendirin. Farklı ilaçlar hafızayı etkileyebilir.
Sağlık Editörü