Ankete katılanların sadece yüzde 9,4’ü yaşamları boyunca meme kanseri riskinin farkındalığı içerisinde. Anketi gerçekleştirenlerden Sarah,New York’ta 21 mamografi merkezinde meme kanseri taraması yaptıran 35-70 yaş arası 9.873 kadını inceledi.
Kadınlar,önümüzdeki beş yıl içinde ve ömrü boyunca meme kanseri riskine yakalanma olasılıklarını tahmin ettiler. Araştırmacılar ile hastaların ettikleri tahmin karşılaştırıldığında toplamda sadece yüzde 9,4 oranında doğru risk tahmini ortaya çıkıyor. Ayrıca meme kanseri riski için Siyahi,Asyalı ve Hispanik kadınlar için yeterince bir anlam ifade etmezken beyaz kadınların daha fazla abartma olasılığı görüldü.
Doğru bir risk tahmini,yapılması gerekenlere karar verilmesi konusunda yardımcı olabiliyor. Erken teşhis,yakın tarama ya da meme kanseri riskini azaltmak için tamoksifen gibi ilaçlara başlanıp başlanılmaması konusunda da önem taşıyor.
Genel popülasyonda kadınların yüzde 8 -12 arası oranında yaşam boyunca meme kanseri riski taşıyor. Bir kadının annesinin meme kanseri olması durumunda ise bu risk yüzde 20 oranında artır gösteriyor ve erken teşhis edilemediği sürece de zaman içerisinde bu risk yüzde 70’e kadar çıkabiliyor.
Yakın zamanda örnek gösterebileceğimiz Angeline Jolie durumu mevcut. BRCA gen mutasyonunun pozitif çıkması sonucunda meme kanseri riskinin çok yüksek kabul edilmesiyle Angeline Jolie kansere yakalanmamak için göğüslerini aldırmıştı. Bu sebeple BRCA1 ve BRCA2 mutasyonları meme kanseri riskini artırmaktadır.
Anjelina Jolie’nin durumundaki iyi kısım ise erken bir şekilde bilinçlendirilmesiydi. Bu olayın medyaya yansımasından sonra genetik test yaptırmak isteyenlerde artık yaşandı. Genetik test yaptıran kadınların çoğu ise yüksek risk grubunda olduğunu öğrendi.
Anketin bir başka sonucu ise,siyahi kadınların meme kanserine yakalanma riski beyaz kadınlara göre daha az olduğunu göstermekte. Dönemsel olarak bütün kadınları ilgilendiren bu risk ile ilgili test yaptırmak için doktorunuza başvurabilirsiniz.
Sağlık Editörü
