Ancak çocukları başarılı olmaya teşvik etmek yerine tüm yaz tatilini ağır cezalar vererek geçirmelerini sağlamak,yaz boyunca kapasitelerinin üstünde kitap okuma,ödev yapma cezaları vermek sorunu çözmüyor.
Çalışmayıp tembellik eden,sorumluluk almak istemeyen çocuk ve gençlere ‘ceza’verilmemeli. Ancak çocuklara yaşamda ödül-ceza döngüsünün bulunduğu belirtilmelidir. Çocukların da sorumluluk almayarak tembellik ettiklerinde bunun bir bedeli olduğunu öğrenmeleri gerekiyor.
Kitap Okumayı Ceza Gibi Görmeyin!
Derslerinde başarısız olan çocuklara yaz boyu ağır içerikli kitaplar okutup kitaptan soğutmak,okutmaya zorlamak yerine çocuk ve gençlik dergileri gibi daha kolay okuyacakları,ceza gibi görmeyecekleri minik ödevler yararlı olur.
- Okulun başlamasına kısa bir süre kala,öğretmen tutulup başarısız olduğu alanlarda takviye sağlanabilir.
- Yeni eğitim dönemi için çocukla ya da gençle bir anlaşma yapılmalı. Ödevler çıkmadan dışarı çıkmasına,bilgisayarda oynamasına,televizyon seyretmesine izin verilmemeli. Sınırlar çok iyi belirlenmeli.
- Çocuk ya da genç tüm yaz tatilini ders çalışarak geçirmemeli.
- Çocuklara yazın okumaları için klasikler serisinden 10-12 kitap okumaları için ödev veriliyor. Bu ödevler çocukları okumaktan soğutuyor. Ayrıca özet sitelerine girip kitapların özetlerini alıyorlar ya da anne babalarına özet çıkarttırıyorlar,yine okumuyorlar. Bu durumu bilen öğretmenler de özet sitelerine girerek burada yer alan özetlerin dışında soru soruyorlar. Sonuçta okuma alışkanlığı kazandırılması konusunda bir kısır döngü yaşanıyor. Oysa bunun yerine dergi,gazete okuyarak,daha hafif olabilecek yazılarla da okuma alışkanlığı kazandırılabilir.
Dr. Arzu Önal