Yaklaşık 50 yıldır kullanılan bu protezler de kendi çapında bir evrim geçirmekteler ve hedef daha az sorunla daha doğal sonuçlar elde etmek.
Silikon implantlarda doğallığı etkileyen en önemli unsurlardan bir tanesi,özellikle ince yapılı bayanlarda implantın üst sınırının gözle görülür derecede sert bir geçiş yaratması oluyor. Yandan bakıldığında cilt altına yerleştirilmiş bir cisim olduğunu eleveren bu meme estetiği belirtisini önlemek artık daha kolay olabilir. Yeni nesil silikon protezlerde silikonun üste gelen kısmı daha yumuşak kıvamlı bir silikondan yapılırken,meme altına gelen kısımları projeksiyonu tam vermek için şeklini koruyan daha sert bir silikondan üretiliyor. Aynı kılıf içinde farklı yoğunluklarda silikon jelleri birleştirmek üretici firmalar için kendi çaplarında bir devrim oldu.
Bu silikonların faydasını ise en çok zayıf bayan hastalar görecek. Zira bahsedilen sorunu azaltmak için bu hastalarda protezler göğüs kası altına yerleştiriliyor ve kasın silikonun üst kısmına baskısıyla daha doğal bir görüntü yaratılmaya çalışılıyordu. Ancak kasın altına ortalama 250 cc lik bir protez yerleştirmek hastalarda bazen haftaları bulan ağrı yaratabiliyor. Ayrıca kol gücü içeren sporlar yapan hastalarda kas altına konan anatomik (damla) yapılı silikonların dönme riski bulunuyor. Artık ülkemizde de bulunabilen bu yeni silikon meme protezleri özellikle yan profilden bakıldığında daha doğal görünümlü bir meme elde etmek mümkün. İkinci kez opere edilmesi gereken olgularda veya meme toplama ile beraber implant konacak olgularda da bu iki tabakalı silikon protezler öneriliyor.
Yeni nesil silikon meme protezlerinin bir başka özelliği ise göğüs duvarına oturan kısımlarının içbükey olması. Kenarları da eskisine göre daha inceltilmiş olan bu protezler göğüs ön duvarının yapısına daha iyi uyum sağlıyorlar. Bu şekilde protezlerin yer değiştirmesinin azaltılabileceği düşünülüyor.
İmplantların yüzey kaplamasındaki değişim de sürüyor. Pürtüklü yüzey kaplamalarının dokusunun daha geliştirildiği yeni nesil protezlerde meme silikonunun en önemli problemi olan kapsül kontraktürünün azaltılması hedefleniyor. Vücudun silikon protezin çevresine ördüğü koruyucu dokunun kalınlaşması ve daralması anlamına gelen kapsül kontraktürü memelerin sertleşmesine,ağrıya ve şekil bozukluğuna neden olabiliyor. Kapsül kontraktürünü önlemek konusunda en çok gelecek vaad eden yüzey kaplaması ise poliüretan. Poliüretan kaplamalı implantlar diğerlerinden neredeyse 10 kat daha az daha az kapsül kontraktürü oranları ile tekrar gündemde. Silikon implantı saran poliüretan köpük zaman içinde vücut dokularında çözünüyor ve silikonun çevresinde sert bir tabaka oluşmasına engel oluyor. Bu ürünler Avrupa’da sıklıkla kullanılmasına rağmen,Amerika’da FDA onayı olmadığı için henüz kullanılamıyor. Kapsül kontraktürü gelişmiş veya başka nedenle silikon protezi değiştirilecek olan hastalarda poliüretan implantların kullanımını önerilmekte.
Prof. Dr. Ferit Demirkan